| the perks of being a wallflower | |
|
+3Dawson Higuette Steven Storm Constantina E. Fontaine 7 posters |
Yazar | Mesaj |
---|
Constantina E. Fontaine rudolf steiner iv. sınıf
Mesaj Sayısı : 8 Kayıt tarihi : 06/02/13
| Konu: the perks of being a wallflower Perş. Şub. 07, 2013 10:16 am | |
| Constantina Eveleyn Fontaine. 18. British Girl. Karaktersiz, kolay manipüle edilebilen, içki düşkünü -hatta bayağı alkolik- gençliğinde başarılı bir iş kadını şimdinin hastalıklı kadını olan bir anneden ve açgözlü, hırslı, para düşkünü dolandırıcı bir babadan dünyaya geldi. Zengin değiller. Hiç bir zaman olmadılar. Keyiflerine doya doya yaşamadılar elbet. Hep bir kaçış ve stres içerisindeydiler. Başkalarının hayatları ile yaşıyorlardı. Bu yüzden Conn stresli bir hayatın ürünü. Etraflarında ki tüm insanlar onları zengin, elit bir İngiliz aile olarak görüyordu. Ama dolandırıcılık, borçlar, mafya işleri ile örülü aslında hiç bir şeye sahip olmayan bir aileydi. Bir yıl önce Londra'dan kaçtılar. Amerika, Los Angeles'a kaçak olarak geldiler ve yerleştiler. Amerikan Vatandaşlığı ve yeni bir hayat başlangıcı için kolları sıvadılar. Ama gene de babası kendisine göre normal iş hayatına (!) geri döndü. Annesi zaten bakıcılar ile yaşamaya başlamış, alkolik bir kadındı. Conn'da her gün üzerine daha fazla stres yüklenerek yaşadı ama sonunda cesaretini topladı ve babasına resti çekti. Evden ayrıldı. İster istemez babasının dolandırıcılıktan kazandığı parasıyla ev tuttu. Küçük çaplı işlerde çalışmaya başladı. Bir taraftan da okula gidiyordu. Pek bir şey değişmedi. Halen çalışıyor, okula gidiyor ve ailesinden uzak durmaya çalışıyor. Rudolf Steiner'da okuyor. Son sınıf. Gelecek yıl ne yapacağı hakkında hiç bir fikri yok. Çoğu insanın imrenerek baktığı ailesinden uzak olması yeter.
Duygularını ve düşüncelerini dışa vurmamaması gibi bir durum söz konusu. Böyle her şeyi içine atar, biriktirir. Sonra bazen kendi kendine ağlıyor dikkat çekmeyecek yerlerde. Fazla konuşkan bir tipte değil. Gergin sessizliklerin kızı. İnsanlara pek yakın olamıyor böyle derin konuşmalardan kaçınıyor. Uzak duruyor. Utanıyor. Yaşadığı hayattan, geçmişinden, ailesinden. İnsanların yargılamalarından kaçmak istiyor. Yargılanmaktan korkuyor yani. İçini de açamaz kolaylıkla. İnsanlara pek güvenmiyor. Birde açsa içini, dökse tüm acılarını, anılarını insanların kendisini yanlış anlamasından korkuyor. Uzaklaşmalarından. İyilik ve kötülük kavramlarından da hoşlanmaz. Umursamaz davranmaya çalışıyor. Sonra. Bayağı zeki kızdır aslında. Çalışıyor falan. Kafasının içinde genelde oldukça planlı ve programlıdır. Ama gelecek konusunda hiç bir fikri yok. Bunlara karşı hiç bir zaman depresif olmadı. Her zaman tebessüm etti. Sosyal sayılır bu yüzden. Zaten sevimlidir aslına bakarsanız. Çok bilgili ve kültürlüdür. Araştırmayı, okumayı sever. Koleksiyon toplamayı da seviyor. Bir ara böcek falan topluyordu, sonra pul toplamaya başladı, İngiliz Kraliyet ailesine dair ayrıca bir koleksiyonu da var. Indie dinler, en sevdiği müzik türü. Sonra gitar çalıyor. Şarkı da söyler. Melodik bir tınıya sahip sesi. Zaten işlek caddelerde bazen gitar çalıyor, şarkı söylüyor. Bariz bir şekilde İngiliz aksanına sahip. Küçük çaplı Fransızca biliyor. Matematikte oldukça iyidir. Hayvanlar ile de çok içli dışlıdır. Sokakta ki tüm hayvanları evine toplayabilir. Bazen de barınaklar için bağış topluyor. Birde çalışıyor işte. Kendi parasını kazanmak niyetinde. Bazen bir kafede çalışıyordur, bazen bir barda, bazen de kütüphane de. Nerede iş varsa oraya gidiyor yani. Ne bulsa katılmaya çalışıyor. Sigara içiyor. İçkiden nefret ediyor. Annesinden dolayı içki konusunda antipati geliştirdi. Bir ara uyuşturucu da kullandı ama kısa süreli. Bıraktı. Resim çiziyor arada. Böyle insanları izleyip onların resimlerini çizmek falan hoşuna gider. Fark ettirmeden. Çoğunlukla kara kalem olayında. Yalnız kalmaktan hoşlanmıyor.
& Yalnız kalmaktan hoşlanmıyor ya şimdi. Ev arkadaşı lazım buna en cicisinden. Kız/erkek fark etmez. Eli ayağı düzgün biri olsun işte. Rudolf'tan olabilir. Olacaksa son sınıf. Aslında üniversite öğrencisi dahi olabilir. Olaya birbirlerini tanımadan ama ev arkadaşı olarak başlarlar. Ya da öyle bir şey. Ayarlarız ya. Tabi önemli burası. ## & Ortam kızı pek sayılmaz. Ama partilerde, eğlencelerde kalabalığın delice eğlendiği yerlerde görmenizde mümkün bu kızı. Her tipten insan gelebilir yani. Sonra tek gecelikler. Olur. Ama fazla değil. Tek gecelik ilişkilerden fazla haz ettiği söylenemez. Ciddi bir ilişkinin kapılarıda aralabilir. Bakarız işte. Maksat kurgu işte. ## & Çalıştığı kafelerden, barlardan hatta eski tip kütüphanelerden cicili bicili tanıdıklar çıkabilir mesela. Ya da böyle sokakta şarkı söylerken, gitar çalarken bu kıza hayranlık duyan biri. Ne bilim. Kısacası ne olursan ol yine de gel cinsinden. Arkadaşları olsun bu kızın ya. Tam arkadaş gibi olmasalarda hani arkadaşları işte. Arada sırada okulun gizli köşelerinde sigara içtiği biride olabilir. COME COME COME! & ÖZEL KURGULAR İLE GELİRSENİZ DAHA DA GÜZEL OLABİLİR MESELA.
| |
|
| |
Steven Storm rudolf steiner iv. sınıf
Mesaj Sayısı : 126 Kayıt tarihi : 05/02/13
| Konu: Geri: the perks of being a wallflower Perş. Şub. 07, 2013 10:27 am | |
| Bizim Stephan var, üniversiteli. Ev arkadaşı olabilirler böyle. Hoş olur. Zaten ailesinin evinin kirasını kendi bursundan karşıladığı için kendi kirasını karşılayamıyor part time kafede çalışarak. Eh, ev arkadaşı da lazım oluyor yani doğal olarak. | |
|
| |
Dawson Higuette rudolf steiner iv. sınıf
Mesaj Sayısı : 224 Kayıt tarihi : 30/01/13
| Konu: Geri: the perks of being a wallflower Perş. Şub. 07, 2013 10:34 am | |
| Okul köşesinde gizlice sigara içtiği kişi Dawson bnc. | |
|
| |
Constantina E. Fontaine rudolf steiner iv. sınıf
Mesaj Sayısı : 8 Kayıt tarihi : 06/02/13
| Konu: Geri: the perks of being a wallflower Perş. Şub. 07, 2013 10:35 am | |
| Hmm. Olabilir. Neden olmasın. Aslında aklıma şöyle bir şey geldi mesela. Şimdi Conn evden kaçtı olayı, sokakta kalma yaşantısından dolayı böyle ev arıyordu falan. Sonra Stephan'da ev arkadaşı arıyor. Kriterleri vardır hatta senin Stephan'ın. Sonra Conn gelir falan. Liseli kız. Sokakkalıyorumbenduygusömürüsü. Öyle olabilir mesela. Başlangıç açısından. Ya da başka bir şey. Hep acıma olayına bağlıyorum ya.
Bence de Dawson. Evet. Bence de.
| |
|
| |
Stephan Storm ucla i. sınıf
Mesaj Sayısı : 41 Kayıt tarihi : 18/10/12 Yaş : 30
| Konu: Geri: the perks of being a wallflower Perş. Şub. 07, 2013 11:05 am | |
| Nasıl başladıklarını buluruz başka şekilde yaa. Çalıştığı kafede ilan filan asmıştır. Kardeşiyle de aynı okuldasın. Bir sürü ortak nokta bulunur. | |
|
| |
Cora Ballinger img models la yöneticisi
Mesaj Sayısı : 19 Kayıt tarihi : 31/01/13
| Konu: Geri: the perks of being a wallflower Perş. Şub. 07, 2013 11:07 am | |
| Dawson bilir Pipp harabeye dönmüş insanlara karşı zaaf besliyor. Duygusal veya fiziksel fark etmez. Conn'a da böyle aurası dolayısıyla çekim duyar arki olmak ister ama kız Pipp için çok uysal so no, uzak durur, Müziğine falan hayran olur amma dinler sokakta. Lyanna Tilghman ve ikizi Faith bir kafede çalışıyordu, aynı mekanda çalışmış olabilirler yazın. Sevimli kızdır Anna. Ama bilmem sever misin tabiy... | |
|
| |
Constantina E. Fontaine rudolf steiner iv. sınıf
Mesaj Sayısı : 8 Kayıt tarihi : 06/02/13
| Konu: Geri: the perks of being a wallflower Perş. Şub. 07, 2013 11:14 am | |
| Evet bence de. Farklı olmalı. Ben ve o bir anda gelen kurgularım. Böyle düşünmeden, ayarlamadan naklen geçirince garip bir safsata çıkar zaten hep. O zaman. Tamam. Son olarak ev arkadaşı oldular işte. Ayarlama yaparız sonra.
Pippa tamamdır. Yani böyle bir göz aşinalığına sahip olacaklar. Gibi gibi. Anna'ı severim elbet. -astridbirkereogosh- Yani tamamiyle uygun işte. Tamam.
| |
|
| |
Chica V. Fuks rudolf steiner iv. sınıf
Mesaj Sayısı : 382 Kayıt tarihi : 06/06/12 Nerden : ny
| Konu: Geri: the perks of being a wallflower Perş. Şub. 07, 2013 11:22 am | |
| Bak bu arkadaş da bateri,gitar falan çalıyor elinden geldiğince.Belki önceden bir barda veya sokakta tanışmış olabilirsiniz,bir şarkının tablarını falan istemiştir senden,aklıma bu geldi şuan. | |
|
| |
Constantina E. Fontaine rudolf steiner iv. sınıf
Mesaj Sayısı : 8 Kayıt tarihi : 06/02/13
| Konu: Geri: the perks of being a wallflower Perş. Şub. 07, 2013 11:43 am | |
| Olabilir tabi. Zaten aynı okulda da okuyorlar. Oradan da tanışıklıkları olur elbet. Benimde aklıma doğru düzgün bir kurgu şeyi gelmiyor ki... Belki arada birlikte çalarlar ne bilim. Gitar olayı falan. Küçük çaplı bir grup gibi. Grup değiller de yani öyle gibi.
| |
|
| |
Chica V. Fuks rudolf steiner iv. sınıf
Mesaj Sayısı : 382 Kayıt tarihi : 06/06/12 Nerden : ny
| Konu: Geri: the perks of being a wallflower Perş. Şub. 07, 2013 12:10 pm | |
| olabilir,birlikte sokakta çalıp eğlenirler falan,hoş olur. | |
|
| |
Constantina E. Fontaine rudolf steiner iv. sınıf
Mesaj Sayısı : 8 Kayıt tarihi : 06/02/13
| Konu: Geri: the perks of being a wallflower Perş. Şub. 07, 2013 12:18 pm | |
| | |
|
| |
Anais Royce rudolf steiner iv. sınıf
Mesaj Sayısı : 133 Kayıt tarihi : 30/01/13
| Konu: Geri: the perks of being a wallflower Cuma Mart 15, 2013 7:35 pm | |
| bence bunlar biefef olur. çünkü anayisin tam tersi ve okuldan önceki gün bunlar karşılaşmış falan olsunlar ya da ev arkadaşı ilanına gelsin parası var kızın ve her ikili iyi arkadaşlıklar arasında biri baskın diğeri de sessiz olur bunlar da öyle olur çok cesur ve konuşkan anayis ondan olur uyarsa | |
|
| |
| the perks of being a wallflower | |
|