Mon coeur est grand, grand, grand, grand comme le vent Et je suis tendre, tendre, tendre, tendre pour mes amants Je suis la fleur dans leur cerveaux
FULL NAME
Everest Hayes
AGE
22
YEAR/MAJOR OR OCCUPATION
üniversite,3
HOME LOCATION
Londra
BIRTHDATE
17 Mart
MUSIC BOX
Teen Daze "Let's Groove"
Family:
Dad: New York valisi. Başka söze gerek var mı? Oldukça saygın ve önemli bir insan. İşinde soğukkanlı, tavizsiz ve korkusuz ancak normalde sıcakkanlı ve neşeli bir insan. Gençliğinde oldukça çılgınmış, kızını da çok sever.
Mom: Dedesinden kalan ve dünyayı sarmış,gerek kalitesi ve lüksü, gerek mali göçertim politikasıyla takdir kazanmış devasa bir oteller zincirinin yöneticisi. Ailesine karşı sıcakkanlı, ama otoriter ve kuralları olan bir kadın. Kızını sıkı disiplin kurallarına göre yetiştirmemiş ve hayatına karışmıyor olsa da, bu yaşam tarzını pek takdir ettiği söylenemez, bu konuda sık sık kızına laf dokundurur. Dikenüstünde bir kadın.
Lifestyle: Party Animal
Kendisine rastlamak zor bir şey değil, genellikle doğal habitatında ona rastlayabilirsiniz. En yakın kardeşlik klübüne, bara, puba, cluba ya da herhangi bir partinin vuku bulduğu herhangi bir eve veya yurda doğru yol alırsanız kendisini orada bulmanız olası. Yeme alışkanlıklarını henüz kimse tam olarak çözemedi; ancak midesindekileri sık sık vazolara, tuvaletlere, üstten yüklemeli çamaşır makinelerine veya poşetlere çıkardığını görebilirsiniz. Dans etmekten ölesiye hoşlanır. Sigara ve içki vazgeçilmezi, zaman zaman da uyuşturucu kullanıyor elbette. Sağlıksız bir yaşam stili olduğu aşikar, onu diğer Manhattan kızları gibi pilates veya yoga yaparken, sabah koşusuna çıkarken göremezsiniz. Diğerlerinin sabah koşusu yaptığı saatte büyük ihtimalle o, geceki partinin olduğu mekanda sızmıştır. Gerçekten, bir gecede iki litre içki tüketmeli misiniz? Hayır. Bir insana bunu sorduğunuzda alacağınız cevap " Karaciğerim için hayır." olur, ancak Eve'in karaciğerini pek önemsediğini söyleyemeyiz. " Hey karaciğer, Bransonlara gittiğimiz ve o tuvalette içtiğimiz zamanı hatırlıyor musun? Cehenneme kadar yolun var, karaciğer! Şimdi bu kahlua tsunamisinden kurtulmaya çalış! " - karaciğeriyle ilişkisini özetler.
Bütün bunların yanında, UNICEF'in iyi niyet elçisi. Kendisi gibi gençler bu şehirde rahat rahat hayat sürerken ve altı milyarlık çanta takarken dünyanın diğer köşelerinde aç, hasta, kimsesiz ve ölmek üzere olan çocukların olması. Kendileri burada süper lüks yemekler yerken her üç saniyede bir bir çocuğun ölmesine dayanamıyor ve bu yüzden bu iyi niyet elçiliği görevini üstlendi. Her ay belki bir belki iki, zamanı belli olmayan sürelerle dünyanın çeşitli yerlerinde üçüncü dünya ülkelerine yemek verilmeyen, çok kötü şartlarda yaşamak zorunda bırakılan, salgın bölgesinde bulunan veya annesi babası öldürülen çocukların yanına gidiyor. En azından bu şekilde, yapabileceğini yaptığına inanıyor.
Size karşı tutumu sizi sevip sevmemesine bağlı. Eğer onu üzerseniz veya çıkarına aykırı bir şey yaparsanız gözlerinizin ağlamaktan kurbağa gözlerine döneceğine emin olabilirsiniz. Evet, benciliz. Bunu kabul ediyoruz. Şımarık, kendini beğenmiş ve ukala insanlardan nefret eder. Kısaca klasik UES tiplerini sevmez.
Damien Padraic cornell i. sınıf
Mesaj Sayısı : 22 Kayıt tarihi : 29/01/12 Nerden : londra.
Konu: Geri: Everest. Perş. Haz. 07, 2012 7:53 pm
Flört ya da yakın arkadaş olabilir, bilemedim şimdi. Sen de bişeyler düşünüyorsan uyarım.
Everest Hayes
Mesaj Sayısı : 32 Kayıt tarihi : 20/01/12
Konu: Geri: Everest. Perş. Haz. 07, 2012 7:59 pm
Bilemedim, beyin fırtınası yapabiliriz.
Damien Padraic cornell i. sınıf
Mesaj Sayısı : 22 Kayıt tarihi : 29/01/12 Nerden : londra.
Amanda Everest'le Unicef'ten tanışmaktadır. Birlikte el attıkları sayılamayacak kadar iş vardır fakat Amanda Everest'in kişisel yaşam tarzından dolayı ondan pek hoşlanmamaktadır. Günlük hayatında Everest'in Amanda'ya karşı olan tutumuna bakılırsa onun da Amanda'dan hoşlandığını söyleyemeyiz. Buna rağmen işle arkadaşlığı karıştırmamaya özen gösterirler ve çalışmalarını aksatmazlar.
Uygunsa böyle bir şeyler olsun, değilse yeniden düşünürüz