Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 u'r gonna surrender urself 2 me in da end

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Brynn Daniels
rudolf steiner ii. sınıf
rudolf steiner ii. sınıf
Brynn Daniels


Mesaj Sayısı : 19
Kayıt tarihi : 28/03/13

u'r gonna surrender urself 2 me in da end  Empty
MesajKonu: u'r gonna surrender urself 2 me in da end    u'r gonna surrender urself 2 me in da end  EmptyPerş. Mart 28, 2013 11:19 pm

u'r gonna surrender urself 2 me in da end  Tumblr_inline_mkbq5161sS1qz4rgp



GEORGE! AH GEORGE! DEVAM ET! DAHA HIZLI! Kafasında canlanan sahneyle beraber oluşan arsız gülümsemesi ablasının odaya girmesiyle kesildi. "Haven't you ever heard of knocking the god damn door? And you're older than me." Yatağındaydı, gecenin onbirinde düşünebildiği tek şey yarın Woody'nin eve gelecek olmasıyla beraber George'un da gelecek olmasıydı. Ah, George. Onu gördüğü ilk gönden beri aklından elmacık kemiklerini ve boyun çizgilerini çıkaramıyordu. Zaten onu altı üstü bir kez görmüştü, o da Brooke'la beraber Woody'i evinden almaya gittikleri zamandı. Paskalya için ailesini ziyaret etmeye gelen George, iki kız kardeş Woody'le evin girişinde konuşurken açık mavi şortu ve beyaz tişörtüyle bahçeyi suluyordu. Brynn onu gördüğü saniye kalbi ters dönmüştü adeta. George ondan 8 yaş büyüktü. 24 yaşında bir mükemmeliyet. Henüz sadece 16 yaşında olması Brynn için bir engel değildi. Yaş hiçbir zaman onun için bir engel olmamıştı zaten. Her zaman yaşından büyük erkeklere ilgi duyduğu ve bir şekilde kafasına taktığı her erkeği kendisine çekmeyi başardığı için ulaşılmazlık kavramının algısına sahip değildi. Bu yüzden er ya da geç George'a da ulaşacağını biliyordu. Bunun erken olmasını tercih ederdi tabi ki de. Uzun sarı saçları ve yerli yerinde vücuduyla bunu başaracağına dair şüphesi yoktu zaten. Neden bu saatte onu düşündüğünü ve elini pijamasının içine sokmamak için büyük bir çaba sarf ettiğini bilmiyordu. Bunun adı arzu olmalıydı, hiçbir erkeği daha önce bu kadar arzulamamıştı. Geçen seneki büyük aşkı Tommy bile ellerini Brynn'in üzerinde gezdirirken duyduğu arzunun seviyesi "eh"ti ve şimdi George, mükemmel fiziğiyle yarın buraya teşrif edecek ve şanslıysa odasını onurlandıracaktı. Brooke, Woody ve George'u kendi evlerine davet etmişti. Woody'nin abisi olan George, New York'ta büyük bir iletişim şirketinin 3 ortağından biriydi. Muhtemelen harika zekasından ötürü bu kadar büyük bir rütbeye erişmişti. Şimdiyse haftasonunu geçirmek için ailesine uğrama kararı alarak Los Angeles'ın sıcak havasına atmıştı kendini ve şanslı olursa kendisini Brynn'in sıcak havasında bulacaktı. "I haven't heard a noise from your room for about half an hour so I worried. You don't have to get mad like a little bitch." İç çekerek yanında duran telefonunu eline aldı ve onu takmadan "Yeah yeah, now you can go away Brooke." diyerek başından savdı. Brooke "Alright alright." diyip ellerini havaya kaldırarak koridorda kayboldu. "THE DOOR YOU FUCKING SLUT THE DOOR. OMG NO ONE EVER TAUGHT YOU ANYTHING ABOUT THESE FUCKING DOORS?" Koridordan hızlı adımlarla gelen Brooke "Don't you ever call me a slut." dedikten sonra kapısını çarparak gitti. Brynn telefonundaki George'un Facebook resmine bakarak derin bir iç çektikten sonra telefonu yastığının altına koydu, bir My Chemical Romance şarkısı açtı, biraz sesini kıstı, ardından ışığını kapatarak kafasını yastığa koydu ve acaba bacaklarımı yeterince iyi tıraş ettim mi diye düşünürken uykuya daldı.

- Bu Part I idi, Part II yarın gelecek. Sevgiler. -
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Brynn Daniels
rudolf steiner ii. sınıf
rudolf steiner ii. sınıf
Brynn Daniels


Mesaj Sayısı : 19
Kayıt tarihi : 28/03/13

u'r gonna surrender urself 2 me in da end  Empty
MesajKonu: Geri: u'r gonna surrender urself 2 me in da end    u'r gonna surrender urself 2 me in da end  EmptyC.tesi Mart 30, 2013 11:20 pm

u'r gonna surrender urself 2 me in da end  Tumblr_ls93s1sUWM1qca9vlo1_250



Ertesi gün olduğunda Brynn normalde öğlelere kadar uyumasına rağmen heyecanından saat 8 buçukta uyanmıştı. Harika bir kız olduğunu düşündüğü için ablası ve kendisine, Brooke 13. rüyasında kendini kaybetmişken kahvaltı olarak waffle hazırladı. Tabi ki kendisi için muhteşem bir çikolata şöleni ve ablasının nasıl sevdiğini bir türlü anlamadığı çilekli waffle. Gerçekten, waffle'ı nasıl çikolatasız yersin ki? Kendi waffle'ını mideye götürürken salonda laptopının başına geçip George'un facebook'unu kontrol etti. Her gün yaptığı gibi. Zaten dün gördüğü George ve arkadaşlarının işten sonra bir barda ellerinde biraların olduğu fotoğrafın en son gönderim olduğunu görünce iç çekti. Yorumları bir daha okudu, birkaç profil fotoğrafına tekrar bakıp ne kadar seksi olduğunu düşünüp New Girl'ün yeni bölümünü izlemeye başladı. Bölümün ortalarındayken bir kapı gıcırdaması duyduğunda heyecanla yerinden kalktı, gururla hazırladığı waffle'ını eline alarak, yüzünde normalde görmeyeceğiniz türden yaşam dolu bir sırıtışla ablasının odasına doğru ilerledi. Ablasının odasında olmadığını ve tuvaletin kapısının kapalı olduğunu gördüğü gibi tuvalete daldı. Brooke'un dişlerini fırçaladığını düşünmüştü ama hayır Brooke işiyordu. Brynn'in içeri dalmasıyla Brooke'un uykudan şişmiş gözleri pörtledi, zaten çatallı olan sesi daha da çatallaşmış bir şekilde elini alnına koyduktan sonra "I thought we agreed on the door thing." dedi. "I MADE YOU WAFFLES STOP WHINING BITCH." diye bağırındıktan sonra klozette oturmakta olan Brooke'un kucağına tabağı koydu ve "BON APETIT MA PETITE SOEUR!" diyerek tuvaleti kapısı açık bir şekilde terk etti. Brooke arkasından "TU ES LA PETITE SOEUR MADEMOISELLE BRYNN." diye yakındı ama Brynn bunu umursamayarak dizinin başına döndü. Birkaç dakika sonra Brooke bezmiş bir surat ifadesi ve elinde waffle tabağıyla salona teşrif ederek tabağı mutfak tezgahına koydu. "I'll eat it after I take my shower." dedikten sonra tekrar tuvalete döndü. "YEAH, THANK YOU LIL SIS, THANKS FOR MAKING ME A BREAKFAST AND SAVING ME FROM THIS BORING ACTIVITY OF COOKING FOR YOU. YEAH THANK YOU." diyerek sitem ettikten sonra keyfini hiçbir şeyin kaçıramayacağını kendisine hatırlatarak dizisini bitirdi. Brooke üzerinde sadece bir havlu ve ıslak saçlarıyla geri dönüp waffle'ını yemeye başlamışken kendini tutamadan "Soooo... When will your little boyfriend gonna show up?" diye sordu. "Why do you care? Oh so now you have a crush on him too? Woody is out of your limits." Brynn elini havaya kaldırarak "No thank you, I don't want your stupid boyfriend which is actually more stupid than our cat." dedi. Brooke iç çekerek "Mr. Pumpkins is actually pretty clever, more like an evil genius I can say and Woody's gonna come for lunch so you have to wait a lil' bit more blondie." diye homurdandı. "I'm gonna go shopping then, do you want anything?" Kendisi için yeni bir dekolteli elbise alacaktı. Ancak özellikle bunu giydiği düşünülmesin diye biraz da sevimli bir elbise olmasına dikkat edecekti. Şu küçük vintage butiğe gitmesi iyi olurdu aslında. "No thanks, don't spend too much our budget is limited you know." Brynn giyinmek için odasına giderken "Yeah yeah, whatever." diye mırıldandı. Üzerini değişip deri ceketini giydi, telefonunu ve sigarasını cebine attı ve George acaba hangi rengi seviyordur diye aklını didiklerken evi terk etti. Holly's Vintage Boutique evlerine çok yakın olmakla birlikte oldukça da ucuz bir yerdi bu yüzden bütçeyi aşmak gibi bir derdi olmayacaktı. Belki kendine 80'lerden kalma bir topuklu ayakkabı da alırdı. Fakat topuklu ayakkabıyı evin içinde giymesinin saçma olduğuna kanaat getirdikten sonra bu fikirden vazgeçti, Holly'nin indirimiyle kendisine aslında hiç de tarzı olmayan göğüs dekolteli, etekleri dalgalı, şifondan yapılma mavi bir elbise alıp 10'a doğru eve döndü. Duş aldıktan sonra tam olarak iki saatini hazırlanmakla ve tabi ki bacaklarını tekrar almakla geçirdi. Brooke'un hediyesi olan kolyesini taktı ve Brooke'un odasına uçup "It's already noon, where are they?" diye mızmızlandı. Brooke yüzünde şaşırmış bir ifadeyle "Woah, that is totally not your style." dedi. "I've decided to try something new, do you think it looks good?" Brooke kendi bluzunu şortunun içine soktu. "I think it looks... different. In a good way. Altough, because of my knowledge about your personality I think your leather and black based style is better for you Brynn." dedikten sonra makyaj masasına ilerleyip her zamanki koyu göz makyajını yapmak için siyah farını eline aldığında, Brynn onu izlerken ama aklından George'un boynunun, karın kaslarının ve kollarının görüntüleri tek tek geçerken "Whatever, let's try this for once. I'll ask Woody and George if they like it, I bet they will." dedi ve arsız bir gülümsemeyle tekrar odasına kaçtı.

çevirimsi:

- Bu Part II idi, Part III yarın gelecek. Sevgiler.-
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
u'r gonna surrender urself 2 me in da end
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» one way or another, i'm gonna find ya'
» you and i are gonna live forever,,

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: 005. :: HOUSES-
Buraya geçin: